Çocuklarda Büyüme Ağrıları

Büyüme ağrıları genellikle 10 yaşın altındaki çocuklarda bacaklarda diz etrafı, uyluk boyunca ve ayak bileklerinde, bazen de kollarda ağrı yapan iyi huylu bir ağrı sendromudur. En sık görülme iki farklı yaş grubunda yoğunlaşır: 3-5 yaş ve 8-12 yaş. Kızlar ve erkeklerde eşit görülür. Nedeni gerçekten tam olarak bilinmemektedir. Büyümekte olan kemiklerin ağrıya neden olabileceği hakkında elimizde yeterli delil yoktur. En muhtemel mekanizma, gün içindeki koşma, atlama, zıplama, tırmanma gibi fiziksel hareketlerin eklemleri yorması olarak düşünülmektedir.

Belirtileri: Ağrı genelde akşamüstleri ve gece ortaya çıkar veya artar. Hatta uykudan bile uyandırabilir. Aileler ağrının olduğu günlerde gündüz daha fazla hareketli olduğunu fark edebilir. Ağrı şiddeti çocuktan çocuğa değişir ve gün içinde pek belirti vermez. Ağrı süresi genelde yarım saatten kısadır ama nadiren saatler bile sürebilir. Bazı çocuklarda ağrı her gün olurken bazılarında günler hatta haftalarca ağrısız dönemler olabilir. Aslında büyüme ağrısında ağrı yeri eklemler değil kaslardır. Baldır, uyluk ve bacak ön yüzünde ağrı daha fazla olur. Eklem hastalıklarında eklemlerde şişme, kızarıklık, ağrıya bağlı olarak basamama ve muayene sırasında artan ağrı varken büyüme ağrısında bunların hiçbiri görülmez. Üstelik çocuk muayene edilirken bacakları pasif hareketle kontrol edilirken rahatlar ve ağrısı azalır bile.

Tanı: Genelde yukarıdaki hikayenin alınması tanı için yeterlidir. Muayenede eklemlerde hareket kısıtlılığı ve ağrı olmaması gerekir. Nadiren kan tahlilleri, çok nadiren de film çekilmesi gerekebilir.

Tedavi: Çoğu kez tedavi gerekmeden masaj yeterli olur. Ağrı biraz daha şiddetli ise hafif ağrı kesiciler, nadiren de antiromatizmal özellikli ilaçlar gerekebilir. Zaten yaş ile bu ağrıların tamamı düzelir. Ne zaman doktorumu aramalıyım? Ağrıya ateş, iştahsızlık, kilo kaybı gibi genel hastalık belirtileri eşlik ediyorsa, ağrı inatla devam ediyor, uzun sürüyor; eklemde şişlik, kızarıklık ve basmayacak kadar ağrı oluyorsa; vücutta döküntüler varsa doktora başvurmak gereklidir.

Çocuklarda Hareket Gelişim Evreleri

0- 1 YAŞ DÖNEMİ

*Başını, bir taraftan diğer tarafa çevirir. (1hafta)

* Yüzüstü durumda iken başını kısa süre kaldırabilir. (1 ay)

* Yüzüstü durumda göğsünü kısa süre kaldırabilir. (2 ay)

* Başını, aniden kaldırıp düşürse bile oturur durumda başını dik tutabilir. (2 ay)

*  Agulama başlar  göz takibi vardır, görme alanı içindeki bir nesneye kolunu uzatabilir ; fakat isabet ettiremez. (3 ay)

* Destekle oturabilir, sırtı dengesizdir. (4-5  ay)

* Karın üzerinden yana ya da arkaya yuvarlanabilir. (4 ay)

* Görsel alanı içindeki nesneyi takip edebilir. (4 ay)

* Gözlerini uzaktaki ya da yakındaki nesne üzerine sabitleyebilir. (4 ay)

* Nesneye uzanabilir ve kavrayabilir. (5 ay)

* Aşina olduğu nesneleri tanır. (5 ay)

* Mama sandalyesi üzerinde kolayca oturur. (6 ay)

* Sallanan nesneleri kavrar. (6 ay)

* Nesneyi bir elinden diğerine geçirir. (6 ay)

* Desteksiz oturur. (7 ay)

* Erişme alanı dışındaki nesnelere ısrarla uzanır. (7 ay)

* İlk bloğu eline aldıktan sonra ikinciyi alır. (7 ay)

* Kendi kendine oturma durumuna geçer. (8 ay)

* Yardımla ayakta durur. (8 ay)

* Mobilyalara tutunarak ayakta durur. (9 ay)

* Ayakta durma pozisyonundan oturma durumuna geçebilir. (9 ay)

* Fincanı tutabilir ve içindeki sıvıyı içebilir. (9 ay)

* Yukarı tırmanabilir, çevresinde dönebilir. (9 ay)

* Elleri ve dizleri üzerinde emekler. (10 ay)

* Mobilyalara tutunarak sıralar. (10 ay)

* Her iki elinden tutulursa yürür. (10 ay)

* Basit sözcüklere ve yönergelere tepki verir “dokunma, oyuncağı bana ver vb.” (10 ay)

* Tek elinden tutulursa yürür. (11 ay)

* Çömelir ve eğilir. (11 ay)

1-  2  YAŞ DÖNEMİ

* Emekleyerek merdiven çıkar. (13-24 ay)

* Taklit ederek top yuvarlar. (13-24 ay)

* Çubuğa 4 halka geçirir. (13-24 ay)

* Modele bakarak 3 küple kule yapar. (13-24 ay)

* Merdivenlerden geriye doğru emekleyerek iner. (13-24 ay)

* Çömelir, ayağa kalkar. (13-24 ay)

* Eğilerek yerden nesneleri alır. (13-24 ay)

* 4 küpten kule yapar. (17-24 ay)

TEMEL HAREKETLER DÖNEMİ (2-6 YAŞ)

Yaşamın ikinci yılından başlayarak yedinci yılına kadar geçen süre temel becerilerin kazanıldığı dönemdir. Tüm çocukların ortak özellik taşıması ve yaşam için gerekli beceriler olduğundan ‘temel beceriler’ ismini almıştır. Bunlar koşma, atlama, sıçrama, sekme, yakalama, fırlatma, topa ayakla vurma gibi hareketlerdir. İki yaşından sonra temel hareketler kaba bir şekilde ortaya çıkar. Önce çocuk, kendi bedeninin hareket becerisini anlamak ve bunu denemek için çaba gösterir. Daha sonra bedeni üzerindeki kontrolü ile hareketlerini daha uyumlu ve kontrollü yapmaya başlar. Dönemin sonlarında ise çocuk, uyumlu ve kontrollü gelişmiş hareketlerini mekanik yönden etkili olarak gerçekleştirir. 5-6 yaş döneminde temel beceriler olgunlaşmış olarak görülür.

Çocuğun olgunlaşmasında iyi bir öğretim verilmesi, cesaretlendirilmesinin ve alıştırma olanağı yaratılmasının önemi büyüktür. Bu dönemde kazanılan becerilerin doğru öğretilmesi çok önemlidir. Yanlış öğrenilmiş hareketin düzeltilmesi, hareketin ilk kez öğrenilmesinden daha zordur. Bu dönemde çocuk, övülmekten hoşlanır. Akranlarının alay etmesi, yaralanmaktan korkması, kaygı taşıması nedeniyle hareket becerilerini kazanırken korku duyar. Bu nedenle bu dönemde çocuğu, yapabileceği yönünde cesaretlendirmek gerekir. Çocukların hareket becerilerini kazanmalarında ortam, araç, zaman gereksinimi de önemli rol oynar. Bu dönemde çocuk yapacağı etkinlikler ne kadar çok ve bilinçli hazırlanmışsa, bir o kadar hareket becerisi kazanımı çoğalır. Sporla ilişkili döneme hazır biçimde başlaması açısından da alıştırma ortamı önemlidir. Bu dönemde hedef, temel hareketlerin olgun düzeyde başarılmasıdır.

2-3 YAŞ

* Çift ayak sıçrar.

* Geri geri yürür.

* Destekle merdiven iner.

* Durağan topa tekme atar.

* Destekle öne takla atar.

* İpe dört boncuk dizebilir.

* Kapı kolu açabilir.

* 5-6 küpten kule yapabilir.

* Kitabın sayfalarını tek tek çevirebilir.

* Kâğıdı ikiye katlar.

3-4 YAŞ

* 20 cm yükseklikten yere atlar.

* Hareketli topa tekme atar.

* Parmak ucunda yürür.

* Üç tekerlekli bisiklete biner.

* Salıncakta sallanır.

* Kaydıraktan kayar.

* Öne takla atar.

* Ayak değiştirerek merdivene çıkar.

* Havadan atılan topu tutar.

* Üç parçalı yap-boz yapar.

* Makasla keser.

* Çizgi üzerinden makasla keser.

 

4-5 YAŞ

* Tek ayak üzerinde 4-8 saniye durur.

* Değişik yönlere koşar.

* Dengede yürür.

* Çift ayak on kez sıçrar.

* 5 cm yükseklikteki ip üzerinden atlar.

* Altı kez geriye sıçrar.

* Top sıçratır ve yakalar.

* Ayak değiştirerek merdiven iner.

* Tek ayak üzerinde beş kere sıçrar.

* Resimde ev, adam, ağaç çizebilir.

* Makasla basit şekiller keser, yapıştırır.

 

5-6 YAŞ

* Dengede ileri, geri, yanlara yürür.

* İp atlar gibi sıçrar.

* Topa yön vererek sıçratır.

* İki elle top tutar.

* İp atlar.

* Sopa ile topa vurur.

* Paten kayar.

* İki tekerlekli bisiklete biner.

* Kızak kayar.

* Tek ayak üzerinde 10 saniye durur.

* Barfikste 10 saniye asılı bekler.

* Kalem tutar.

* Büyük harf çizer.

* Bir resmin sınırlarını taşırmadan boyar.

* Kalemtıraş kullanır.

* Resim keser.

* Çekiçle çivi çakar.

* İsmini yazar.

* Koşarken yerden nesne alır.

* Küçük harfleri bakarak çizebilir.

Kategori: Çocuk Sağlığı

Çocuklarda Karın Ağrısı

Karın ağrısı çocuklarda en sık görülen, anne babayı endişelendiren yakınmalardan biridir. Ani başlangıçlı ( akut ) veya uzun süreli ( kronik ) olabilir. Genellikle masum nedenlere bağlıysa da, bazen de zaman kaybetmeden müdahale edilmesi gereken ciddi hastalıklarla ortaya çıkabilir.

Karın Ağrısına Neden Olan Hastalıklar Nelerdir?

  • Akut Gastroenterit : Çocukta en sık karın ağrısı nedenlerinden biri rotavirüs gibi virüslerin veya bazı bakterilerin yol açtığı mide barsak enfeksiyonlarıdır. Karın ağrısıyla birlikte ishal, kusma, ateş görülür.
  • Apandisit : Çocukta önce göbek çevresinde başlayan karın ağrısı, saatler geçtikçe karnın sağ alt tarafına yerleşir. Çocuk bir şey yiyemez, kusmaya başlar. Yürüyemez, öne eğilerek yürür.
  • Kabızlık: Çocuklarda sık görülen bir karın ağrısı nedenidir.Karnın sol alt kısmı daha çok ağrır.
  • Gaz sancısı : Çocuk karında yer değiştiren keskin bir ağrı tarifler, ağrı ani azalıp artar. Beraberinde kusma, ishal yoktur.
  • Gıda zehirlenmesi : Balık, tavuk, mayonez gibi şüpheli bir gıdanın alımından birkaç saat sonra karında kramp tarzı ağrılar, kusma, ardından da ishal başlar.
  • Barsak tıkanıklığı : Karın ağrısına yol açan acil durumlardan biridir. Şiddetli karın ağrısı, sarı- yeşil, safralı kusmalar olur. Çocuk gaz çıkaramaz,, kakasını yapamaz.
  • Fonksiyonel karın ağrısı : Beraberinde ishal, kusma, kabızlık, kilo kaybı yoktur. Göbek çevresinde hafif bir ağrı tarifler. Tam nedeni bilinmemektedir. Çocuğa endişe veren, ilgi görmek istediği durumlarda ortaya çıkabilir.
  • İdrar Yolu Enfeksiyonu : Karnın alt tarafında ağrı, idrar yaparken acıma, sık idrara çıkma, ateş gibi bulgular görülür.
  • Ülser : Mide bölgesinde yanıcı bir ağrı olur. Yemek öncesi, sabah ve gece ağrı daha şiddetlidir. Kanlı gaita görülebilir. Ailede ülser öyküsünün oluşu tanıya yardımcıdır.
  • Hepatit : Karaciğer iltihabına genellikle virüsler neden olur. Çocukta halsizlik, bulantı, kusma, karnın sağ üst bölgesinde ağrı, sarılık görülür.
  • Jinekolojik nedenler : Genç kızlarda adet sancısı da sık görülen bir karın ağrısı nedenidir.

Karın Ağrısı Olan Çocuğa Yaklaşım Nasıl Olmalı?

  • Kendini iyi hissettiği pozisyonda yatıp dinlenmesine izin verin.
  • Yedirmeye çalışmayın. Eğer alabiliyorsa, az az sıvı almasını sağlayın.
  • Doktorunuza danışmadan herhangi bir ilaç vermeyin.
  • Doktora gitmeden karın ağrısıyla birlikte olan bulguları ( ishal, kabızlık, ateş …gibi), ağrının yerini, azaltan veya arttıran faktörleri not ederseniz tanı konmasına yardımcı olacağınızı unutmayın.
  • Fonksiyonel karın ağrısında da çocuğun rol yapmadığını, gerçekten ağrı hissettiğini bilin ve onu suçlamayın.

Karın Ağrısında Ne Zaman Doktora Başvurmak Gerekir?

  • Eğer karın ağrısı 12-24 saatte geçmiyorsa veya sık sık tekrarlıyorsa
  • Karın ağrısı, göbek çevresi dışında başka bir bölgedeyse ( Özellikle karnın sağ alt tarafında olan karın ağrılarında apandisit olasılığını göz ardı etmemek gerekir !)
  • Çocuğun genel durumu kötü görünüyorsa
  • Uzamış kusma varsa ( 12-24 saati geçen kusmalar )
  • Sarı- yeşil, safralı kusmalar varsa
  • Kanlı kusma varsa
  • Kanlı ishal varsa
  • İdrar yapmada ağrı, sık idrara çıkma varsa çocuk doktoruna başvurmalısınız.

Karın ağrısı nasıl tedavi edilmeli?
Çocuklarda karın ağrısının nedeninin saptanmasından sonra uygulanabilecek tıbbi tedavi yöntemlerini şöyle özetleyebiliriz:
• İshal, üriner enfeksiyon, ülser veya gastritte tanı konulduktan sonra tedavi edilir.
• Akut apandisit ve barsak tıkanıklığının tedavisi cerrahidir.
• Kabızlık beslenme, ilaçlar ve tuvalet davranışı düzenlemesi ile yola konulur.
• Hepatit, safra kesesi problemlerinde istirahat ve uygun tıbbi destek tedavisi verilir.

Ağrıda sıcak kompres etkili mi?

Anne-babaların karnının ağrıdığını söyleyen çocuklarına ilk uyguladıkları ağrı giderme yöntemi “sıcak kompres” oluyor. Ancak bu her zaman doğru bir uygulama değildir. Sadece bebeklik çağı gaz sancısı veya gaz ağrılarında rahatlatıcı olabilir. Ancak diğer durumlarda olası ciddi bir durumu maskeleyebildiği için sıcak kompres önerilmemektedir.

Kategori: Çocuk Sağlığı

Çocuklarda Altını Islatma

Normal gelişimleri sırasında çocuklar, genellikle 2-3 yaşları arasında mesane kontrolünü kazanmaya başlarlar. Gece kontrolü ise genellikle üçüncü ya da dördüncü yıllar arasında tamamlanmaktadır.
5 yaşından büyük çocukların, uyku sırasında, tekrarlayıcı nitelikte, istemsiz idrar kaçırması, bu davranışın üç ay süre ile en az haftada iki kez ortaya çıkması, okul ya da sosyal yaşantı ile ilgili bir sıkıntı nedeni ile olması ve bu durumun tıbbi bir hastalığa  bağlı olmaması İdrar kaçırma olarak tanımlanır.

Aslında çocuklardaki altını ıslatma hiç de öyle abartılacak bir hadise değildir. Dünyada yaklaşık 7 milyon çocuk altını ıslatımaktadır

Yatak ıslatmanın altında birden fazla neden yatmaktadır. Kalıtsal etkenler önemli bir yer tutar, ailede benzer bir durumun bulunması riski arttırmaktadır. Çocuğun sinir sisteminin yaşıtlarına göre daha yavaş gelişim göstermesi de mesane kontrolünü geciktirerek, yatak ıslatmada rol oynar.

Belki de en sık rastlanılan sebeplerden birisi derin uykudur. Çocuk bu derin uyku esnasında idrara sıkıştığının farkına varamaz. Bunların yanı sıra idrar yolu enfeksiyonları ile bazı bedensel ve hormonal bozukluklar da bu duruma yol açmaktadır.

Anne-babanın özellikle aklında tutması gereken nokta , yatak ıslatan çocuklarda herhangi bir biçimde davranış bozukluğu ya da zekâ geriliğinin olmamasıdır.

Altını Islatan Çocuğa Yaklaşım:

– Bu durum bir çok çocukta sık görülmektedir ve utanılmaması gerkemektedir.
– Altını ıslatan çocuğu cezalandırmak, kabullenmemek uygunsuz ve etkisizdir.
– Çocuğun dikkati probleme yoğunlaştırılmamalıdır.
– Başarısızlıklar dikkate alınmamalı, başarı ödüllendirilmelidir.

5-6 yaşından önce tedaviye başlamak nadirdir. Bu yaşlardan daha küçük enüretik çocuğu olan ebeveynlere problemlerine çözüm bulmak için danışmanlık yapılır. Fakat 6 yaşından büyük olanlar daha aktif yardıma ihtiyaç duyarlar.

 Kayıt tutma ve ödüllendirme: Enürezis tedavisinde takvim tutma ve ödüllendirme teknikleri hem çocuğun motivasyonunu artırıcı hem de sorumluluk verici yöntemlerdir. Çocuk ıslak veya kuru geceleri bir takvim üzerinde işaretler. Yazma bilmeyenler güneş ve yağmur resmi ile, bilenler yazı ile belirtebilirler. Bu işaretler kesinlikle çocuğun kendisi tarafından yapılmalıdır. Haftalık kontrollerde kuru günler çoksa çocuk ödüllendirilir (çocukla onun istediği bir oyun oynamak gibi). Duygusal içerikli ödüller (aferin denmesi, kucaklama, başını okşama, başarısını abartma vb.), somut ödüllerde (oyuncak, yiyecek vb.) göre daha etkilidir.

 Sıvı kısıtlanması ve gece uyandırma: Akşam yemeğinden sonra sıvı alınmasının (çay, kola, karpuz vs.) kısıtlanması uykudaki idrar miktarını azaltabilir. Sıvı kısıtlaması konusunda sorumluluk çocuğa verilmeli, konunun yeni bir inatlaşma odağı haline gelmesi engellenmelidir.

Çocuk yatarken mutlaka tuvalete gitmeli ve yattığında tuvalet için kalkma konusunda kendini koşullandırmalıdır.

Çocuklar uyuduktan 1-1.5 saat sonra uyandırılıp tuvalete gitmesi sağlanırsa sıvı kısıtlamasının başarısı artar. Çocuğun gece tam olarak uyandırılması gerekir. Yarı uyur tarzda idrarının yaptırılması, uykuda idrar yapma gibi yorumlanır.

Sfinkter Eğitim Eksersizleri: Çocuktan gündüz idrarını yaparken birçok defa aniden kesmesi ve tekrar yapması istenir. Bu teknik sfinkter kaslarının tonusunu artırabileceği gibi çocuğun idrar yapma kontrolünün farkında olmasını da sağlar. Bu yöntemi daha çok 9 yaşından büyük çocukların uygulayabildikleri bilinmelidir.

İlaç Tedavisi:

Genellikle ilaç tedavisine; davranış terapilerini bir ay süreyle uygun şekilde uygulamış fakat sonuç alınmamış vakalarda başlanır. İlaçların en çok altı ay süre ile kullanılması önerilmektedir.

Sonuç olarak sabırlı olmak gerekir . Telaşa kapılmak kişiyi her zaman geciktirir. Çocuğunuza onu çok sevdiğinizi, fakat yatak ıslatmanın giderilmesi gereken bir sıkıntı olduğunu anlatın. Eğer sizin de çocukluk döneminize ait benzer bir öykünüz varsa onunla paylaşın. Bu, çocuğunuzun özgüvenini oldukça kuvvetlendirecektir.

Kategori: Çocuk Sağlığı

Ateşli Havale

Ateşli Havale Nedir?

Bebeklerde ve küçük çocuklarda ateslenme ile birlikte ortaya çikan nöbetlerdir. Nöbet sirasinda çocuk genellikle etrafta olanlara ve söylenenlere cevapsızdır.. Kol ve bacaklarinda kasılmalar ya da tamamen gevşek bir hal olabilir. Birçok ateşli nöbet bir-iki dakika sürer, ama birkaç saniye kadar kısa, ya da 15 dakika kadar uzun sürenleri de vardır.

Havale, genellikle çocugun atesinin ilk gününde olur. Bazen ateşi dikkati çekmeyip ancak havale geçirdiginde fark edilebilir.

Ateşli havale “sara, epilepsi  atağı ” degildir.

Ateşli Havale Sıklığı
Yaklasik her 25 çocuktan biri en az 1 kez ateşli havale geçirir. Bunlardan da yaklaşık üçte birinde bu olay tekrarlar. Ateşli havale 6 ay ila 5 yaş arasi çocuklarda görülür. Ne kadar küçük yaşta başlamışsa tekrarlama ihtimali o kadar fazladır.
Ilk havaleyi 1-1,5 yaştan önce geçiren, sık ateşlenen ve ailesinde de ateşli havale geçiren  çocuklarda bu olayın tekrarlama ihtimali daha fazladır. Yine ateş yeni baslamişken veya fazla yüksek degilken nöbet geçirilmişse tekrarlama egilimi gösterir.
Anne-babalar için korkutucu görünse de birçok ateşli nöbet zararsızdır Çocuğun nöbet sırasında düşerek yaralanması veya agzındaki yiyecek ya da tükürükten dolayi nefes alamaması gibi olaylara  nadir de olsa  rastlanabilir. Atesli havalelerin beyinde hasara yol açtiklari gösterilmemistir. Bu çocukların okul başarıları ve zeka test sonuçları havale geçirmeyen kardeslerinden farkli degildir.

Atesli havale geçirenlerin büyük çogunlugunda (%90) sara gelişmez. Bu çocukların ancak pek azında ileride sara görülme ihtimali havale geçirmemiş çocuklara göre artmıştır.

Atesli Havale Geçiren Bir Çocuga Ne Yapmalı?
Anne-baba sakin olmalı çocuğu yan yatırmalı ve dikkatle gözlemelidir. Düşüp yaralanmasını önlemek için yere yatırmakta yarar vardır. Kollarını bacaklarını tutmaya çalışmamalıdır. Ağzında bir cisim varsa yavaşça çıkarılmalıdır. Ağza kaşık vs.. sokulmaya çalışmamalıdır. Nöbet on dakikayi geçerse en yakın saglik kuruluşuna götürülmelidir. Nöbet geçtikten sonra da ateş nedenini araştırmak üzere çocuk hastalıklari uzmanına başvurmalıdır. Eger çocukta uykulu hal, baş ağrısı, veya şiddetli kusma varsa acilen götürülmelidir.

Kategori: Çocuk Sağlığı