Çocuklarda Altını Islatma

Normal gelişimleri sırasında çocuklar, genellikle 2-3 yaşları arasında mesane kontrolünü kazanmaya başlarlar. Gece kontrolü ise genellikle üçüncü ya da dördüncü yıllar arasında tamamlanmaktadır.
5 yaşından büyük çocukların, uyku sırasında, tekrarlayıcı nitelikte, istemsiz idrar kaçırması, bu davranışın üç ay süre ile en az haftada iki kez ortaya çıkması, okul ya da sosyal yaşantı ile ilgili bir sıkıntı nedeni ile olması ve bu durumun tıbbi bir hastalığa  bağlı olmaması İdrar kaçırma olarak tanımlanır.

Aslında çocuklardaki altını ıslatma hiç de öyle abartılacak bir hadise değildir. Dünyada yaklaşık 7 milyon çocuk altını ıslatımaktadır

Yatak ıslatmanın altında birden fazla neden yatmaktadır. Kalıtsal etkenler önemli bir yer tutar, ailede benzer bir durumun bulunması riski arttırmaktadır. Çocuğun sinir sisteminin yaşıtlarına göre daha yavaş gelişim göstermesi de mesane kontrolünü geciktirerek, yatak ıslatmada rol oynar.

Belki de en sık rastlanılan sebeplerden birisi derin uykudur. Çocuk bu derin uyku esnasında idrara sıkıştığının farkına varamaz. Bunların yanı sıra idrar yolu enfeksiyonları ile bazı bedensel ve hormonal bozukluklar da bu duruma yol açmaktadır.

Anne-babanın özellikle aklında tutması gereken nokta , yatak ıslatan çocuklarda herhangi bir biçimde davranış bozukluğu ya da zekâ geriliğinin olmamasıdır.

Altını Islatan Çocuğa Yaklaşım:

– Bu durum bir çok çocukta sık görülmektedir ve utanılmaması gerkemektedir.
– Altını ıslatan çocuğu cezalandırmak, kabullenmemek uygunsuz ve etkisizdir.
– Çocuğun dikkati probleme yoğunlaştırılmamalıdır.
– Başarısızlıklar dikkate alınmamalı, başarı ödüllendirilmelidir.

5-6 yaşından önce tedaviye başlamak nadirdir. Bu yaşlardan daha küçük enüretik çocuğu olan ebeveynlere problemlerine çözüm bulmak için danışmanlık yapılır. Fakat 6 yaşından büyük olanlar daha aktif yardıma ihtiyaç duyarlar.

 Kayıt tutma ve ödüllendirme: Enürezis tedavisinde takvim tutma ve ödüllendirme teknikleri hem çocuğun motivasyonunu artırıcı hem de sorumluluk verici yöntemlerdir. Çocuk ıslak veya kuru geceleri bir takvim üzerinde işaretler. Yazma bilmeyenler güneş ve yağmur resmi ile, bilenler yazı ile belirtebilirler. Bu işaretler kesinlikle çocuğun kendisi tarafından yapılmalıdır. Haftalık kontrollerde kuru günler çoksa çocuk ödüllendirilir (çocukla onun istediği bir oyun oynamak gibi). Duygusal içerikli ödüller (aferin denmesi, kucaklama, başını okşama, başarısını abartma vb.), somut ödüllerde (oyuncak, yiyecek vb.) göre daha etkilidir.

 Sıvı kısıtlanması ve gece uyandırma: Akşam yemeğinden sonra sıvı alınmasının (çay, kola, karpuz vs.) kısıtlanması uykudaki idrar miktarını azaltabilir. Sıvı kısıtlaması konusunda sorumluluk çocuğa verilmeli, konunun yeni bir inatlaşma odağı haline gelmesi engellenmelidir.

Çocuk yatarken mutlaka tuvalete gitmeli ve yattığında tuvalet için kalkma konusunda kendini koşullandırmalıdır.

Çocuklar uyuduktan 1-1.5 saat sonra uyandırılıp tuvalete gitmesi sağlanırsa sıvı kısıtlamasının başarısı artar. Çocuğun gece tam olarak uyandırılması gerekir. Yarı uyur tarzda idrarının yaptırılması, uykuda idrar yapma gibi yorumlanır.

Sfinkter Eğitim Eksersizleri: Çocuktan gündüz idrarını yaparken birçok defa aniden kesmesi ve tekrar yapması istenir. Bu teknik sfinkter kaslarının tonusunu artırabileceği gibi çocuğun idrar yapma kontrolünün farkında olmasını da sağlar. Bu yöntemi daha çok 9 yaşından büyük çocukların uygulayabildikleri bilinmelidir.

İlaç Tedavisi:

Genellikle ilaç tedavisine; davranış terapilerini bir ay süreyle uygun şekilde uygulamış fakat sonuç alınmamış vakalarda başlanır. İlaçların en çok altı ay süre ile kullanılması önerilmektedir.

Sonuç olarak sabırlı olmak gerekir . Telaşa kapılmak kişiyi her zaman geciktirir. Çocuğunuza onu çok sevdiğinizi, fakat yatak ıslatmanın giderilmesi gereken bir sıkıntı olduğunu anlatın. Eğer sizin de çocukluk döneminize ait benzer bir öykünüz varsa onunla paylaşın. Bu, çocuğunuzun özgüvenini oldukça kuvvetlendirecektir.

Kategori: Çocuk Sağlığı